1 Nisan 2010 Perşembe

paris when it sizzles

the girl who stole the eiffel tower

"ya ya ya...... süper bir film. audrey hepburn ve givenchy kıyafetleri şahane. yalnız çok zayıf olduğundan mütevellit kötü görünen noktalar var.. bla bla bla"

sadede gelelim. filmin enteresan bir konusu var. audrey hepburn yani gabrielle on parmak daktiloya hakim bir genç kızdır. (mesleği sekreterlik değil, oraya uygun bir isim bulamadım :( ) william holden yani richard benson (ohh mr. benson) bir senaristtir. aylarca gezip dolaştıktan ve paraları har vurup harman savurduktan sonra anlaştığı film yapımcısına "ayıp olmasın" diye artık oturup senaryosunu yazmaya başlar. yazı işinden sorumlu gabrielle hanım yazar, o söyler. ama istediği gibi olmaz senaryo. film ilerledikçe konular gelişir..

elbette aşk var. elbette romantik sahneler var. hiç bir audrey hepburn filmine bu kadar güldüğümü bilmem. evet sabrina'da da şaşkındı audrey hepburn ama burada bayağı bir şaşkın :) alıp izlemeniz gereken filmlerden. oldukça stres atacaksınız :)

filmin bonusu ; içinde tony curtis (jamie lee curtis'in babacığı) ve oldukça küçük bir karede de Marlene Dietrich var. audrey hepburn'ün büyük aşkı, çocuğunun babası mel ferrer bile varmış. amma velakin ben göremedim..


Hiç yorum yok: